 |
| ışık seçimi ile aydınlanma çelişkisinin resmi |
1 Temmuzda yürülüğe girecek olan Elektrik zammından dolayı, elektrik-ampul ilişkisini bir sorgulayalım dedik. UYGARLIK-EKONOMİK-POLİTİK düzeyimizin altında gizlenen anlayışları görmeye çalıştık.
-------------------------------------------------------------------------
 |
| armudun iyisini yiyenler-amcalar-tanıdıklar |
Kapitalizm dedikleri ideolojinin resmidir.
Armudun iyisini üreten ler değil, amcalar, oğullar, "yienler"......
tüketirken, alabildiğine
sempatik duruş sergilerler.
 |
| ışıtan değil ısıtan ampul |
Tungsten flamanlı ampullerin harcadığı enerjinin %10'u ışık, geriye kalanı ısı olarak harcanır. Bu ısı temmuz ayında "Türban-pardesü" sıcağıyla, laik-antilaik kaynamasına dönüşebilir. Geriye kalan %10'luk ışık ise, "aydın-cahil" sürtüşmesinde kullanılmaya yetmeyecektir.
---------------------------------------------------------------------------------
Elektriğe yapılan %21'lik zam %9 enflasyonu sırtından hançerlese de, önemli değil, armut ışığında bunu gören az çıkar. Van minıt ile Van depremi ilişkisi çelişkisi ortalığı ısıtınca, bulanık havada, yeni bir tür renkte sermaye sınıfı yaratmak vaciptir.
 |
| amaç ak ampul olsaydı bütçeler dikkate alınırdı |
Doğru Aydınlatma: gözü yormayan, kamaşma yapmayan, aydınlatılacak ortam için doğru renkte ve doğru miktarda seçilmiş ışık kaynağı kullanılan ve dekoratif bir biçimde tasarlanmış bir ışıklandırmadır.
Kurulan bir siyasi partinin seçtiği "aydınlanma" simgesinin özellikleri, aynı zamanda toplumun hangi ekonomik diliminde yaşayanların işine yaradığının da göstergesi sayılır.
---------------------------------------------------------------------------
* * *
Güneş enerjisi
TEKNOLOJİSİ VE SİYASETİ
Güneş enerjisi
TEKNOLOJİSİ VE SİYASETİ
 |
| Allahın rüzgarına zam yapılamaz ya! |
 |
| yalnızca öfkeniz değil, Güneşiniz de bol olsun |
* * *
G-mailime gelen bir Ampul hikayesi :
G-mailime gelen bir Ampul hikayesi :
sakın denemeye kalkmayın!... ÇOK KOMİK AMA GERÇEK.......!!!!!!
Olayın kahramanları, iki üniversite ögrencisi.. .
Koyu geyik muhabbetinin düğümlendiği durumlardan birinde,bu iki kafadar bir iddiaya girer....
Delikanlılardan biri, odanın tavanında asılı olan ampulü ağzına tamamen sığdırabileceğini iddia eder....
Evet yanlış okumadınız, bildiğiniz 100 mumluk ampulü... ve sığdırır da.
Ancak bir sorun vardır. Ampulü ağzından geri çıkaramamaktadır.
Arkadaşı hayret eder bu nasıl iş diye, o da evdeki başka bir ampulü ağzına sokar ve tabii ki o da çıkaramaz.
Bunun üzerine iki kafadar hastanenin yolunu tutmaya karar verirler. Ağızlarında ampul olduğu halde bir taksiye atlarlar.
Konuşma zorluğu çekerek güya taksiciye dertlerini anlatırlar.
Taksici bir taraftan gülme krizi geçirirken bir taraftan da 'nasıl olur abi ya, uğraşsanız çıkar, bir asılın şuna, şaka mı yapıyonuz ?' diye söylenmektedir.
Neyse akşamın bir yarısında acile gelirler. Taksici ayrılır.
Doktorlar çocukları beklemeleri için bir odaya alir.
Veeee, aradan 15 dakika geçmeden taksici kapıda görünür; tabii ağzında bir ampulle.
Amcam çocuklara inanmamış, açık olan bir marketten ampul almış ve denemiştir !!
Şimdi anladınız mı Ampul Partisi'nin Türkiye'de nasıl iktidara geldiğini?
BİR ŞEY OLMAZ DİYE HERKES DENEDİ VE GÖRDÜK ÇIKARAMIYORUZ.
OY VERİRKEN İYİ DÜŞÜNÜN, AMPUL BU SEFER AĞZIMIZDAN ÇIKMIYOR...
YARIN ÖYLE BİR YERE GİRERKİ DOKTORA BİLE GİDEMEZSİNİZ.
16 yorum:
gülümseyerek okumaya başladığım bu yazıyı,"imam ne derse desin,müezzin bildiğini okur" u zihnimden geçirerek bitirdim valla :)
"gülümseyerek okuyabilmek" imam- müzezzin dirliğini boşvermektir aslında. Asıl iş ezbelerin bozulmasıdır ama, ima ettiğiniz gibi, bu cemaat ile olmazzz:)
Ben de çok beğenmiştim lamba hikayesini işyerindekilere okudum (AKP oy verenleri) ardından kattığım yorumları burada yazmayayım:)
Buraya da yaz ebru,
merak ettim şimdi:)
Normalde argo kelimelerle konuşan biri değilim (araba kullanmak dışında) ama sözkonusu AKP'ye oy verenler olunca ayarım kaçıyor:))o ampülüüüü.... şeklinde başlayan bi sürü cümle işte:))
Bu argolar arkadaş samimiyetine dayanarak, kişisel ilişkilerde yapılabilen şakalardan ibaret olması gerekir. Öyle olduğunu da umuyorum. Yoksa, AKP'ye oy verenlere böyle sözler söylemek yakışık almayacağını biliyoruz. Biz dahil, herkesin akrabasında, ailesinde AKP'ye oy verenler vardır.
Sevgili Ebru'nun da bu "argoları" aynı çerçevede düşündüğünü (kabul ettiğini) biliyorum.
zihni kardeş,
ben mağduriyeti sevmem. sadece dokundum ve gördüm .
metin bey arkamdan yazıyor, mertliğe sığmaz.
bir keç hikayesi var. Ben suyun alt kısmından içiyordum.
kısasta hayat var mı bilmiyorum ama.,
insan kendini savunmalıdır. ben kendimi savundum.
o kadar ileri gittiyse iki adım geriden savundum.
buraya oraya yazılmayan son yazımı göndereceğim sonra. emanetin sabihibin okuduğuna emin olmak istiyorum.
jazzetta bir not yazabilir misin ?
cevabımın burada olduğunu iletmek nasıl mümkn olur bilemiyorum.
yazımı bulsun ve okusun. cevap vermesin çünkü yazacak durumum yok.
kirazdal 'a yazmadım çünkü orayla ilgilenemiyorum.
sana kardeş kucaklaşması yazmıştım ama sesimi duyramadım. buraya yazacağım.
bir fotoğraf beni nasıl incitiyor yazacağım.
yorumsuz aktarıyorum.
.....................................
"Knz hanim,
bu ergenokon mu? muhaliflere gözdağı vermek mi?"
selam obli bey. gecikmeli cevabım için özür dilerim. vize işlemlerim vardı.
önce takıntılı durumu izah edeyim. BEN apaçık görünene bakarım demiştim. Bunu izah edeyim.
Birgün adlı bir gazete var. bu gazete çok baskı yapmıyor ve 750 krş. Fiatı bana göre bile çok.
Benim ilk takıntım fiatı 400 altında 40.000 den az taraf gazetesinin mali kanağını merak etmekten dolayı saçmalıdığım idda edildi. Bne bunu dile getirmekle saçmalamış olsam bile bunun cevabın ne olduğunu öğrenebilmiş değilim.
Bu benim için apaçık görünendir. ( haa benim görmediğim bir cevabı varsa, suçlu bu mecliste olup bunu bana göstermeyendir.) ben cevap almadığım sürece bu kafamda böyledir.
şimdi bu gazete de şöyle bir ifade okudum.
FİLLER TEPİŞİRKEN KUYRUĞUNA TAKILANLARDAN Bize bir hayır gelmez.
ben kesinlikle bu başlığa katılıyorum ve gizli bilgilerin sihirli cazibesinden kendimi korumya çalışıyorum ( çok sade vatandaş)
Ben o filin kuryruğunda değilim. eğer varsa.
sadece şuna inanmıyorum. bu demokrasi mücadelesi vs değil.
evet bu başlıkta bir fotoğrafa takıntılı durumum var.
o da kudsi okkir.
bu szileri rahatız etmesin. çünkü ben o fotoğrafa bakınca duyduğum acıyı gizlemek istemyorum. Böğürmek isityorum.
ve bu böğürtünün siyasi bir tatışmada temsil edilmesini istiyorum.
bu ülkede emniyet madem erol mütercimler vs’nin.. aşk mektuplarına kadar okuyabiliyor, nasıl oluyor da aynı emniyet veya savcılık güpegündüz bir hrant dink cinayetini önleyemiyor.
ben buna mazeret bulamıyorum.
o da bir fotoğraf. htandink. yerde ayakları yan yatmış.
ayakkabası delik ve güvercin yazısı yazmış.
ogün samastın aşk mektupları vs dinlenmiyor. bnunlar apaçık insanlar.
"C. Bsk.ligi secimleri eda edilmis durumda ve sirada Gn. Kur. Bsk.ligi secimleri/tayini var.
Yani, ikinci onemli makam.."""
inanın ben basitim ve bu konuyu hiç anlamıyorum.
iyi bir cumhurbaşkanı olsun onu hemen tanırdım diye kendimce sezgilerime güveniyorum. ve ortada fillerin tepişmesinden başka bişey göremeiyorum.
bu arda ayaklar altında kalan okkir fotoğrafına başımı çeviremiyorum.
yapabilsem onu da yapacağım ama insanlığımızı kaybederiz noktasında.
""Yuksek Askeri Sura toplantilari hitama erdiginde, bu davanin ‘pardon, biz sizi uzayli sanmistik da’ denilerek sonlandirilacagini saniyorum.
Umarim yanilirim.""
bilmiyorum.
""Not 1: Savcinin konuya ne kadar inandigini, konunun ne derece gercek gerekcelere dayandigini dusundugunu, iceri alinanlara yonelttigi sorulardan da anlayabiliyor insan sanki..""
belki de bu kapasite meselesi. Neden 12 martta benzedi soruuna kapasite aynı sonuca sebep oluyor diyebilir miyiz ? kaynak aynı olması gerekmiyor.
vatandaşın faksından sorgulanan gazeteci sklandalı ile uçak kaçırmaktan sorgulana zülfi livaneli benzetmesi.
""Yani, sanki bir ‘madem bana bir anlamsiz gorev verdiler, ben de yerine getirir gibi yapayim bari’lik sezer gibiyim olan bitende…"""
insan kurban vermesinler. lütfen.
""Not 2: Yucel Askin konusunda neyin ne oldugunu tam olarak anlayabilmis degilim.""""
aşikar olanı anlamakta zorlanmayın. o insan ( taraflı bir rektör olsun ne olursa olsun) iddasız bir suçtan bir sene
hapis tutuldu. yardımcısı psikolojik savaşta masum kurban oldu( intihar etti)
suç neydi biliyor muusnuz ? arkeolojik kaçakçılığı.
dah ilk duyduğum gün inanmadım.
2 kişilik arkeloji kaçakçısı örgüt olur mu ?
silah tutmayı bilmiyor.
kaçacak adam değil. kendisi suçlamayı duyunca yurt dışından gelmiş insan. gece yarısı baskınla evinden alınıyor.
eğer bütün bunlar olurken susmasaydık, okkir belki şuanda tedavisini oluyor olacaktı.
yok bence siz insan kapasitesini tartışın.
iyi bişey bile yaparken böyle, veya iyi birşey yapmaya muktedir değil. bilmiyorum fillere yaptığım haksızlıktan dolayı gerçek fillerden özür mü dilemeliyim ?
225 hakkında: bu dediğinize daha önce dediğim gibi aradan 2 gün geçmediği için şuanda bir cevap yazamıyorum. Bu süre içinde obli beye cevabımı ilettiğiniz teşekkür ederim.
fakat herşeyin ötesinde gerçek konular bu sayfada.,
elektrik zamı. biz ne yapacağız ?
biz neden insanlığın geleceğine yönelik hiç bir konuyu konuşmuyoruz,
Hayatımda hiç kimse beni senin sinirlendirdiğin kadar sinirlendirmedi Knz. Terbiyesizliğin de bir sınırı vardır. Bunu öğrenmen gerekiyor acilen.
Zihni Bey, kusura bakmayın lütfen. Bir daha cevap vermeyeceğim bu tuhaf kişiye.
zihni kardeş elim kolum bağlı olmasa bu güzel konun içine girmezdim.
bütün jazeeta ahalisi hakkında utanç verici manzara şu ki
olay elim kolum bağlı çarptırıldı.
ben obli vious nikli kişiye bir yazı yazdım.
http://jazzetta.wordpress.com/2008/06/23/azicik-da-siz-kesenin-agzini-acin-belki-gizli-finansorlerden-biri-de-siz-oluverirsiniz/#comment-14091
234 nolu yazı. ( hiç bir tartışma olmayan yazı bu. sadece sayın okkir hakkında onun trajik ölümü hakkında, içim acıyordu zihni abi.
benim yazım sadece buydu ve obli adlı bir başka kişiye yazılmıştı.)
metin bey 234 nolu yazıyı yazmıştır. utanmadan ve yiğitliğe nasıl sığıyorsa.
ben de 250 cevabını verdim. kısas^tır.
haktır.
Yine söylüyorumç 234 cevabını durduk yere veren adam 250 in hesabını sormaya utanır.
KİŞİ SADECE KENDİNE HASSAS tır. Bu mesele değil de, insan çünkü, ama üstelik benim eski bir internet dostuma olayı elim kolum bağlı bir yerde çarpıratak verdi.
kendi 237 cevabını gizledi.
ben artık metin bey demeyeceğim. hey jazzetta ahalisi bunu kendinize yakıştırıyor mu ?
herkes şahittir.
237 söylemeden beni atsaydı, kaşın gözün bize uymuyor deseydi sadece despotluk ediyor olacaktın.
metin bey hadi despotluk bir derecey kadar.
insan yok mudur ki eksiği gediği olmasın.
ama mert olsun.
elimin kolumun bağlı olduğu yerde bana yazmak mertliğe sığmaz.
bakın ben adem kızı
madem öyle sizin deyimizle
bir fikir uğruna savaşarım
ama metin bey ,su kenarındayken mızrağımı göremezsin.
insanın hayatta kalması temasını seçtim.
be sağ dır, ne sol, veya liberal.
bu da ekmek parası için çabalayan sade insandır.
biz sizin derin mevzularınız bilmeyiz.
bir polisin dün ekmek parası uğruna ölmesi veya tersanede bir işçinin bareti aynı konulardır. eğer izin verseydin, bugün sizin sitede konuştuğum tuzla konusunu buna bağlardım.
ekmeğini kazanmak için çalışan insanların hakkıdır.
ben senin bildiğinden korkmam metin thepoor.
bana ne bir ima yap, ne bişey çıtlat.
kendi masumluğumdan başka silahım olmaz.
biz çabalarız
kanat çırparız ve öyleydik biz eskiden.
ya işte böyle.
zihni, bunlar kendi aralarında kendilerini aynı söylentilerle doldurarak bir yitik ruh yaratma derdinde isele, o oyuncak ben olamam. 25O haktır.
düzgün ve temiz aktarıyız. azıcıkta siz keseni ağzını açın, sayfasında.
234 benim yazım okkir hakkında
237 kendi yazısı
250 de benim yazım.
olay bu. kendilerine başka yitik ruh bulsunlar.
Metin Bey ile knz çekişmesine neden olan taze yazıları okudum, bir dostun yapabileceği tek şey var, o da normal tansiyonda sürdürmeye davet etmektir.
Asıl düşüncemi jazzettada söylemiştim. Knz'nin bu sayfadaki isteğine aracı olmama gerek kalmadı, çünkü, Metin Bey buaya teşrif buyurdular ve ilgili yorumu gördü.
Ve bu gerilim bitmiş görülüyor, asıl konuya dönebiliriz.
bakıyorsun iki kişi ifade özgürlüğü hakkında konuşuyorlar ?
tabi ki şikayet. akp, mhp, chp diyorlar, neden hep aynı ? neden ifade özgürlüğü yok. sonra haklısınız mirim der, derin iç geçirmeler..
ama Bir bakıyorsunuz sadece ilk tepki gerçek. sözler değil. bir anda kaşarlaşnmış yönetici oluyor o insan. herşey insan da bitiyor.
eylemde ortaya çıkıyor.
zihni bey,
size email atmıştım, elinize ulaştı mı? uzun bir süredir size mail yazmıyordum, bende olan mail adresinizin aktif olduğunu bile bilmiyorum..
saat 20.50/ pazartesi cevabımı gönderdim.
DecorYapı | Birinci sınıf işçilik dahil şok fiyatlara evinizi boyayalım
Yorum Gönder